Kur'an ve İnsanın Anlam Arayışı
"Oku-Düşün-Anla-Yaşa: Güncel değerleri yaşayarak öğrenip-üreterek hayata katıyorum!" Prof. Dr. Ahmet Nedim SERİNSU
    • İyilik yap,
      elinden geldiğince iyilik yap...
    • Mehmet SERİNSU (Şumnu 1925-Ankara 8.Eylül.2016 Perşembe)
    • Okuyacaksınız, okutacaksınız!
      Kürsüde, minberde, mektepte ve üniversitede.
      İlmin en büyük ibâdet olduğunu halka öğreteceksiniz.
    • Nurettin TOPÇU (1909-1975)
    • Küçük şey yoktur!
    • Kemal URAL (v. 30.Nisan.2016)
    • Her zaman en güzel eylemi (salih ameli) çıkarabilmek için çok çalışmak,
      ben’i bulup biz’i de keşfedip hep beraber yürüyebilmek
      ve hizmet edebilmek,
      istikbalin ikbal ışığı olmak
      ve memleketi ışığa boğacak gayreti yaşamak
      gerçek Ankara İlâhiyatlı olmak bu demek.
    • İnsanı insan kılan,
      onun bağlı bulunduğu değerler sistemidir.
    • Prof. Dr. Necati ÖNER (v. 2 Ocak 2019)
    • Yaşamak,
      hizmet etmek ve af dilemek için bir mühlettir.
    • Elbistanlı Dr. Rahmi ERAY (1918-1958)


     8.   “Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

 Benim bireysel yaşama anlayışım şudur; insan inanmalıdır. Kendisine, varoluşuna, üstünlüğüne ve düşünme kabiliyetine hayranlıkla bakabilmeli, yaratılanlar arasında en yüce olduğunu mevlanın halifesi olmakla görevlendirilen bir türden geldiğini idrak etmelidir.

 İnanmanın ardından emre riayet etmeli ve “Oku!” malıdır. Nereden başlarsa başlasın iyiye ve faydalıya doğru ilerlemeli. Önce kendisini sonra çevresini sonra milletini sonra da tüm dünyayı etkileyen her şeyi doğru kaynaklardan anlamalı öğrenmelidir. İnsan köküne saygı duymalı ama herkese kucak açabilecek kadar gönlü geniş olmalıdır. İnsan sabredebilmeli, öfkesini yönetebilmeli, içindeki şeytani dürtüyü nefsi biraz dahi olsun dinginleyebilmelidir. İnsan büyüklerinden, alimlerden faydalanmalı ilmin akışını hiç durdurmamalıdır bazen susmalı bazen konuşmalı fakat her zaman dengeli olmalıdır. Bu cevaplar nasıl verilir? 

 Ben yanıtlarımı buralarda buluyorum:

Okumak: “Gerçekten size Allah’tan bir nur, apaçık bir kitap geldi. Rızasını arayanı Allah onunla kurtuluş yollarına götürür ve onları iradesiyle karanlıklardan aydınlığa çıkarır, dosdoğru bir yola iletir.”  (Mâide 15, 16)

“Gerçekten onlara, inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet olarak, ilim üzere açıkladığımız bir kitap getirdik.”  (A’râf 52)*

vuslat.org.tr

Doğru Olmak: “Emrolunduğunuz gibi, kendi, kendinizi dahi aldatmayan doğrulukla, dosdoğru ve dürüst olun, Allah her işinizde yaptıklarınızı görendir." (Hud Suresi 112)

 “Her türlü hareketinizde, doğru ve dürüst davranın çünkü Allah, doğru ve dürüstleri sever, kendi kendinizi aldatmayan doğrulukla ve dürüstlükle yaşayın, İslam Dini’nin yolundan ayrılmayın. Her şeyi yapamazsınız, İyi ve yararlı ameller, işler yapın.“ (Bakara 195)*

ilmihalim.org

İlim Edinmek: “Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, ona gerçekten pek çok iyilik ve güzellik verilmiştir. Fakat bu hakikatleri ancak gerçek akıl sahipleri anlar, üzerinde düşünüp ibret alır.” (Bakara 269)* 

“Allah içinizden iman edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir.” (Mücâdele sûresi 58)

kuranvemeali.com

Sabretmek: “Şüphesiz, Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar, mü'min erkekler ve mü'min kadınlar, gönülden (Allah'a) itaat eden erkekler ve gönülden (Allah'a) itaat eden kadınlar, sadık olan erkekler ve sadık olan kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, saygıyla (Allah'tan) korkan erkekler ve saygıyla (Allah'tan) korkan kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve (ırzlarını) koruyan kadınlar, Allah'ı çokça zikreden erkekler ve (Allah'ı çokça) zikreden kadınlar; (işte) bunlar için Allah bir bağışlanma ve büyük bir ecir hazırlamıştır.” (Ahzab 35)

“Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele.” (Bakara 155)

Öfkelenmemek: “Onlar, bollukta da, darlıkta da infak edenler, öfkelerini yenenler ve insanlar(daki hakların)dan bağışlama ile (vaz)geçenlerdir. Allah, iyilik yapanları sever.” (Al-i İmran 134)

Güzel Konuşmak: “İnsanlarla güzel konuşun.” buyuruyor. (Bakara: 83)*

kuranfihristi.net


0 Yorum - Yorum Yaz


 

1.      “Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

SORUMLU OLDUĞUN KİTAP-MAKALE-VEB SAYFASINDAKİ MATERYALLER ÇERÇEVESİNDE
Tanımlayın: Teori. 
Pratik: Teori-pratik ilişkisini hayattan örnekler vererek nasıl kuruyorsun?

 “Nasıl yaşamalı?” Sorusu insanlığın var olduğu zamandan beri sorulmuştur. Başta filozoflar olmak üzere cevap konusunda değişik fikirler öne sürmüşlerdir. Kimi haz demiş kimi erdem, insanlar da bu arayış içinde bocalamış durmuş. Sokrates “Üzerinde kafa yorulmamış yaşam yaşamaya değer değildir” diyerek amacın gerekliliğini savunmuş.

Yaşamak deyince insanın aklına oyun, eğlence, tatil, canın istediği her şey geliyor. Peki bu yaşamak mıdır? Aslında bedeni şımartırken ruhu öldürmektir. Ya da bedeni doyururken ruhu aç bırakmaktır. İnsan, teoride de pratikte de yaşıyor görünür. Peki doğru yaşamak bu mudur? Değildir elbette, insan başkasına iyilik yaparak, adaleti sağlayarak, yardımlaşarak, sosyalleşerek yaşamaya başlar. Çünkü aslında kendisini ayakta tutmak için bu eylemlere, amellere muhtaçtır. Yaradılış kodlarına bunlar işlenmiştir. Bu yüzdendir ki oyun ve eğlence geçici hazlar verirken, ruh rahatsız olur.

Her şeyden önce iyi insan olarak yaşamak gerekir.   Teoride herkes iyiydi, mühim olan pratiğe ne kadar geçildiğidir.

İnsan yaşamaya çevresinden başlamalı. Ailesini mutlu ederek, çevreye yayılan mutluluğu her yere bulaştırmalıdır. Ölüm gelmeden beraberlik içerisinde yaşamak hayatın anlamını arttıracaktır. Yoksa keşkeler insanın yakasını ömrü boyunca bırakmaz. Değerlerine sarılarak kâmil insan olarak yaşamak gerekir.


0 Yorum - Yorum Yaz


AD-SOYAD: Sümeyra YAKIŞIKLI    ÖĞR. NU.:18071592              TARİH: 17.01.2021  
9. “Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

SORUMLU OLDUĞUN KİTAP-MAKALE-VEB SAYFASINDAKİ MATERYALLER ÇERÇEVESİNDE
Tanımlayın: Teori. 
Pratik: Teori-pratik ilişkisini hayattan örnekler vererek nasıl kuruyorsun?

Teori: Hayatı anlamlı yaşamalı. Değer verilecek ya da verilmeyecek şeyleri iyi belirlemeli. Kendisi için ve etrafı için faydalı yaşamalı. Onu yaratanı tanıyarak, Allah’a layık kul olmaya çalışarak yaşamalı. Dünyayı dolu dolu yaşamalı, kendinden dünyaya herkesin yararlanacağı eserler bırakarak yaşamalı. İnsanları zararlı işlerden çevirerek iyiye yönelterek yaşamalı hem sözlü hem fiili.

Pratik: İnsan yaratanın farkında olmalı ilk önce Allah’ı tanımaya Peygamber(sav.)’i anlamakla işe koyulmalıdır. Kur’an’ı ve sünneti merkeze alan kimse artık hayatı nasıl yaşayacağının bilincinde olur. Örneğin bir işverense işçilerinin de insan olduklarını unutmadan onlara iş verir, onlara eziyet etmez, maaşlarını geciktirmez yorulduklarının farkında olur ona göre aralar vermelerini sağlar. Yaşarken insanlara tepeden bakmadan yaşamalı kibirlenmemeli, düşünsenize zengin biri size yokmuşsunuz gibi davransa insan yerine koymasa ya da renk, dil, din, ırk ayrımı yapanları düşünün ya sizin başınıza gelse ister miydiniz? O yüzden insanlara insan oldukları için Allah’ın yarattı bir varlık olarak saygı göstermeli sevmeli hayatını böyle yaşamalı. Yaptığı meslekte de dikkat etmeli ölçü tartı, hile den uzak durmalı. Kimsenin arkasından konuşmayarak yaşamalı. Kur’an’ın tavsiyelerine, öğütlerine kulak vererek yaşamalı.


0 Yorum - Yorum Yaz

Nasıl Yaşamalı    17.01.2021

“Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

SORUMLU OLDUĞUN KİTAP-MAKALE-VEB SAYFASINDAKİ MATERYALLER ÇERÇEVESİNDE
Tanımlayın: Teori. 
Pratik: Teori-pratik ilişkisini hayattan örnekler vererek nasıl kuruyorsun?

Dünyada insan olduğumuzun gayesine uygun yaşamak için önce erdemli bir insan olmamız gerekir. En sade ve en doğal insani davranışları önce içselleştirmemiz sonra da samimi bir şekilde uygulamamız gerekir. Dolayısıyla insan olarak yaşamanın ilk şartı mumin olmak, mümin olmanın şartı da akıllı bir insan olmaktan geçer. İnsan yaradılışına ve onuruna uygun bir hayat yaşamalıdır. Dini mesajlar, yaratılışımızdan, bizde mevcut bulunan güzelliklerimizi bize hatırlatmak ve yolumuzu şaşırdığımızda bizi yolumuza döndürmek için vardır. Örneğin Kuran’ın sıfatlarından biri ‘zikir’ yani ‘hatırlatıcı’dır. Kuran bize, her şeyden önce insan olduğumuzu hatırlatır. Sonra en başta bizi yaratan Allah’a sonra da Allah’ın tüm yarattıklarına karşı sorumluluklarımızı hatırlatarak bizi duyarlı kılmak için vardır. Müslüman olmak, gerçek anlamda Allah’a teslim olmaktır. İnsan olarak ihtiyaç duyduğumuz tüm güzellikleri bize veren, rahmetin ve sevginin kaynağı olan Allah’tır. Bu yüzden Allah’ın yüceliğine ve engin rahmetine layık olabilmemiz gerekir. Allah’a olan kulluğumuzu her biri birbirinden güzel ve önemli olan namaz, oruç, hac ve zekât gibi ibadetler ile sınırlı görmediğimiz ve belirli ibadetlere indirgenmiş bir İslam inancı algısına sahip olmadığımız zaman, hem iyi bir insan hemde iyi bir mümin olarak yaşamaya adım atmışız demektir. Birileri bize iyi desin ya da iyi görünelim diye değil, gerçekten kalpten gelen bir istekle iyiliğe yöneldiğimiz zaman  yaşamanın anlamını hissetmiş ve de iyi bir mumin olarak yaşıyoruz demektir. Birbirimizi anlamak, öfke, kin ve nefret duygu ve söylemlerinden uzak durdurmak ve bizi biz yapan ortak değerlerimizi öne çıkararak gerçek anlamda saygı ve sevgiyi öğrenmek ve öğretmek için yaşamalıyız.  Vaktimizi olabilecek en iyi şekilde değerlendirerek, hem kendimizi hem de çevremizi doğru şekilde bilgilendirerek, insanlığın faydasına olan sosyal sorumlulukların önemli bir parçası olduğumuzun farkonda olarak ve bu farkındalığı oluşturarak yaşamalıyız. Hasılı Kur’an’ın da ifadesi ile ben insanı başı boş yaratmadım buyuran Allah’a hakkı ile kul olarak yaşamalıyız. Bütün bu saydıklarımız ve daha saymakla bitiremeyeceğimiz insanı, insan yapan özelliklerin burada teoride kalmayıp hayatta uygulayarak pratiğe geçirerek yaşamalıyız. (teori pratik örneği)


0 Yorum - Yorum Yaz


9. “Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

SORUMLU OLDUĞUN KİTAP-MAKALE-VEB SAYFASINDAKİ MATERYALLER ÇERÇEVESİNDE
Tanımlayın: Teori. 
Pratik: Teori-pratik ilişkisini hayattan örnekler vererek nasıl kuruyorsun?

 

Yaşam nasıl olmalı elbette Allah’ın rızasına uygun olarak olmalı. Kişi ilk önce kendini sevmeli, kendine değer vermelidir ki başkasını da sevip saymalı değer vermelidir.  Hayatımıza kalite katmalıyız. İbadetlerimizi eksiltmemeliyiz. Her zaman doğru ne ise onu savunmalı ve onun yanında durmalıyız. Arkadaşlarımızla muhabbetlerimiz iyi olmalı. Hayır hasenat işinde önder ve örnek olmalıyız. Peygamberimiz gibi bir yaşantımız olmalı. Tatlı dilli güler yüzlü bir insan olmalıyız. Karşımızdaki insanın ne söylediğine ne anlattığına birde onun gözüyle bakıp öyle karar vermemeliyiz. Yoksula ve fakire el uzatmalıyız. Çeşitli etkinliklere katılıp kendimizi geliştirmeliyiz. Şu kısacık ömrü rastgele mi yaşıyoruz yoksa bilinçli bir şekilde, kaliteli mi? Her insan güzel bir yaşamı hak ediyor ve bunun da büyük oranda kendi elinde olduğunu bilmesi gerekiyor. Hayat elde edilenler ile elde edilmek istenenler arasında yaşanıyor. İnsanın daha fazlasını istememesi mümkün değil. İnsana arzularından, ihtiraslarından, beklentilerinden kopmasını teklif etmek onu insanlığından vazgeçmeye davet etmektir. Kimsenin kimseye derviş olmayı teklif etme hakkı yoktur.
Ancak, hayatı sadece arzulara, ihtiraslara, beklentilere indirgemek de çok tehlikeli. Zira, işte o zaman insan kendini koy verip, “an”ı yaşamaktan bizzat kendi kendisini men ediyor. Ben hayatı bir at yarışına benzetiyorum. Ancak, insanın bu yarışta ikili rol alması gerekiyor. Hem diğer atın nefesini ensende hissedip, yarışı kazanma hırsı ile dolu bir at olacaksın, hem de o atın neden böyle koştuğunu sorgulayan, hatta “bu enayiyi de iyi kazıklamışlar” diyen at yarışı seyircisi!
Hem koşacaksın, hem kendi koşunu seyredeceksin. Hayatta hem hırs ve arzu dolu yarış atı, hem de onu takip eden, onunla dalgasını geçen, yarışı seyrederken keyiflenen ama yarışı içlemeyen seyirci olabilmenin hayatın lezzetine varabilmenin en doğru yöntemi olduğunu düşünüyorum. Hayat, hem ufacık, küçücük lezzetlerden oluşuyor, hem de hayatı hedeflere ulaşmak için verilen mücadele lezzetlendiriyor. Hem yarış atı olmak, hem de onunla dalgasını geçen seyirci! Hedefi olmayan, hedefi için gayret sarf etmeyen, emek vermeyen insan hayatı ıskalar ama bir yavru kedi ile hiç oynaşmadan, bir bebeğin gözünün içine bakmadan, açan çiçeklere sevinmeden, solan yaprağa hüzünlenmeden, yağmurda sırılsıklam ıslanmadan, karda yuvarlanmadan, düşene katıla katıla gülmeden, kendini serin sulara atmadan yaşanan hayat da ıskalanmış hayattır.

 


0 Yorum - Yorum Yaz

Nasıl Yaşanmalı    17.01.2021

İLH 205 TEFSİR II

KÜBRA NUR ŞAHİN

18070203/B

9.“Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

Nasıl yaşamalıyız? Kendimizi her anlamda geliştirmeliyiz. Gelişmeye, yenilenmeye, eleştiriye açık olmalıyız. Her daim kendini yenileyen geliştiren bir düşünce yapısıyla hayata bakmalıyız. Farklı pencerelerden dünyayı algılamaya, düşünmeye çalışmalıyız. Her birey kendi alanını zaman içerisinde keşfetmekte her bireyin ilgilendiği bu dünyada hangi yaraya merhem olacağı zamanla şekillenmekte. Fakat bu süreçte bazı bireylerin o yaralara sadece kalitesiz bir yara bandı niteliğindedir. Halbuki hızla gelişen ve değişen bu dünyada yaptığımız işin en iyisini, elimizden gelenin fazlasını yapmalı, yaralara hem merhem sürmeli hem de kaliteli bir yara bandı olmalıyız.

Birey etrafında olup bitenlere karşı duyarsız kalmamalıdır. O yüzden altını çizerek söylemek istiyorum insan önce görmeyi öğrenmeli. Önce göreceğiz, şuurlu bir beyinle hareket edip hem kendi yaralarımıza hem de kendimiz dışında ki insanların yaralarına merhem olmalıyız. Bunun dışında hayat nasıl geçerse geçsin eleğin içine dökülmüş sudan başkası kalmaz.

Zaman en değerli hazinedir derler bu sözü birçok yerde duymuşuzdur. Artık o kadar tekrar tekrar söyleniyor ki bu söz artık zihnimizde ki yeri kayboldu. Bu sözü kafamızda daha iyi yer edinebilmesi için açalım. Şöyle düşünelim bize 86 400 adet gül fidanı veriliyor. Bu fidanları çok çalışırsak çok ekebiliyoruz istersek az çalışıp az dikebiliyoruz. Fakat her gün bu gül fidanlarının sayısı yenileniyor. Bu işin sonunda ise ne kadar fidan dikmiş isek o kadar ücret alıyoruz. Her gün içinde ne kadar gül fidanı dikebildiysek o kadar ödül alacağız. İşin özünde bu saniyelerimizi nasıl değerlendirirsek onu biçeceğiz. Zamanımızı değerli bir elmastan daha öte görmeli en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Tabi ki bunun için de hayatı planlı ve düzenli yaşamalıyız. Düzende ve planlı yaşamakta bereket vardır.


0 Yorum - Yorum Yaz

NASIL YAŞAMALI?    17.01.2021

AD-SOYAD: MELEK ERBAŞ    NU:18070101   İLH.TEFSİR II

 

  Hayat elde edilenler ile elde edilmek istenenler arasında yaşanıyor. İnsanın daha fazlasını istememesi mümkün değil. İnsana arzularından, ihtiraslarından, beklentilerinden kopmasını teklif etmek onu insanlığından vazgeçmeye davet etmektir. Ancak, hayatı sadece arzulara, ihtiraslara, beklentilere indirgemek de çok tehlikeli. Zira, işte o zaman insan kendini koyverip, “an”ı yaşamaktan bizzat kendi kendisini men ediyor.

  Hedeflere kilitlenip, ufacık lezzetleri tatmamak veya sadece ufak lezzetlerin peşinden koşup Allah’ın insanoğluna bahşettiği en büyük hediye olan “aklı” hiç kullanmamak bizzat hayatın ıskalanmasıdır. Hem hedeflere ulaşmak için gayret, emek sarf etmeli, ter dökmeli, akıl alabildiğince zorlamalı, hem de ufacık tadların keyfine varılmalıyız. Hedefi olmayan, hedefi için gayret sarf etmeyen, emek vermeyen insan hayatı ıskalar ama sokakta bir kediye sevgi göstermeden, bir çocuğun başını okşamadan, açan çiçeklere sevinmeden, solan yaprağa hüzünlenmeden, yağmurda sırılsıklam ıslanmadan, karda yuvarlanmadan, dakikalarca bir şeye gülmeden, birini sevmeden ve onun için bazı sıkıntılara göğüs germeden yaşanan hayat da ıskalanmış hayattır.


0 Yorum - Yorum Yaz

Final Ödevi 9. Soru    17.01.2021

 

KÜBRA KINACI 18070159 

Nasıl yaşanmalı sorusunun cevabını vermek için öncelikle bu sorunun insan için neden gereklilik arz ettiğini algılayabilmek ve bunun üzerine kafa yormak gereklidir. İnsan başıboş gönderilmemiş, bir amaç için yaratılmış bir varlık olma özelliklerini taşır. İnsan Hz Adem’den as bu yana bu soruyla karşı karşıya gelmiştir. Çünkü fıtratı bu soruyu sormaya onu iter. Akıl ve irade yetisi insanı sadece fiziksel edinim ve ihtiyaçlar için yaşayan bir varlık olmaktan sıyırıp onu komplike ve girift bir yapıya sahip en üstün varlık olmasını sağlamıştır. Nasıl yaşanmalı sorusuna Allah insan için diniyle bir cevap vermiştir. O günden bu yana tüm insanlık için ortak ve zamanın, mekanın ruhuna göre revize edilen mamafih ana hatları aynı olan bir sistem sunulmuştur.

  Bir Müslüman için bu sorunun yanıtı tek kılavuz olan Kur’an’dır. Buna ilaveten gönderilmiş tüm peygamberler ve salih/saliha insanlar bizler için örneklik teşkil ederler. Yaşamak denen şey bir gün sonu olan ve bu sonun doğurduğu sonuçlara katlanmak zorunda olduğumuz bir dönence kendi içinde. Tüm bu kompakt ve girift yapının içinde insanın kendini ikame edebilmesi için salim bir zihin, kalp, ruh ve bedene sahip olması ve bunları sağlayabilmesi için de; İlahi bir inanç sistemi olan İslam’a tabi olmayı kendine en büyük hedef olarak belirlemesi ve bu Dünya’nın bir sonunun olduğunu kavraması bunun bilincinde hareket edebilmesi gerekmektedir. Tıpkı bütün peygamberlerin yaptıkları gibi.

  İnsan bir mum gibi hem kendini hem de dibini aydınlatabilmeli, iyilik yapmaya, iyiliğe ve iyiden olana doğru yönelmelidir. İyi bir insan olmak gayesiyle yaşamak ve bunu bir şiar haline getirmek insanın varoluşu için kendini salim kılabilmesi için gerekli olan genel bir haldir denebilir. Bir davetçi olarak iyilikle alakalı çalışmalarla meşgul olmak Müslüman’ın kendi sorumluluğudur.


0 Yorum - Yorum Yaz


Merve Aslanhan 18070032 İLH-205 B Tefsir II

Teori: Cennetimsi bir hayat yaşamalı. Kendisine ahlaki bir yol çizmeli. Aksi takdirde insan kişilik problemleri yaşar. Edepli bir yaşayış olmalıdır. İlahi-uhrevi sese kulak vererek yaşamaktır. Çünkü böyle yaşayan haddini bilendir. Haddini bilmek kibri yok eder. Çünkü dinden kaynaklanan ahlakın temelinde edep vardır. Kur’an’la hayata anlam vermelidir. Din-ibadet-hayat bütünlüğü ile yaşamalı, hayatın anlamını keşif süreçlerinde iç-dış ve ahiret-dünya dengesi ve düzenini gözetmelidir.

Pratik: hayatta nasıl yaşamalıyımızın cevabı iyi bir insan şeklinde. Ben hatamı kabul ediyorsam birinin hakkına girdiğimde vicdan yapıyorsam bilincim sayesinde çünkü iyiliği biliyorum doğruyu biliyorum. Okuyoruz, anlıyoruz, düşünüyoruz ve yaşıyoruz.

 


0 Yorum - Yorum Yaz


AD-SOYAD: Sümeyra YAKIŞIKLI    ÖĞR. NU.:18071592              TARİH: 17.01.2021  
9. “Nasıl yaşamalı” sorusunu cevabını nasıl vermeli?

SORUMLU OLDUĞUN KİTAP-MAKALE-VEB SAYFASINDAKİ MATERYALLER ÇERÇEVESİNDE
Tanımlayın: Teori. 
Pratik: Teori-pratik ilişkisini hayattan örnekler vererek nasıl kuruyorsun?

Teori: Hayatı anlamlı yaşamalı. Değer verilecek ya da verilmeyecek şeyleri iyi belirlemeli. Kendisi için ve etrafı için faydalı yaşamalı. Onu yaratanı tanıyarak, Allah’a layık kul olmaya çalışarak yaşamalı. Dünyayı dolu dolu yaşamalı, kendinden dünyaya herkesin yararlanacağı eserler bırakarak yaşamalı. İnsanları zararlı işlerden çevirerek iyiye yönelterek yaşamalı hem sözlü hem fiili.

Pratik: İnsan yaratanın farkında olmalı ilk önce Allah’ı tanımaya Peygamber(sav.)’i anlamakla işe koyulmalıdır. Kur’an’ı ve sünneti merkeze alan kimse artık hayatı nasıl yaşayacağının bilincinde olur. Örneğin bir işverense işçilerinin de insan olduklarını unutmadan onlara iş verir, onlara eziyet etmez, maaşlarını geciktirmez yorulduklarının farkında olur ona göre aralar vermelerini sağlar. Yaşarken insanlara tepeden bakmadan yaşamalı kibirlenmemeli, düşünsenize zengin biri size yokmuşsunuz gibi davransa insan yerine koymasa ya da renk, dil, din, ırk ayrımı yapanları düşünün ya sizin başınıza gelse ister miydiniz? O yüzden insanlara insan oldukları için Allah’ın yarattı bir varlık olarak saygı göstermeli sevmeli hayatını böyle yaşamalı. Yaptığı meslekte de dikkat etmeli ölçü tartı, hile den uzak durmalı. Kimsenin arkasından konuşmayarak yaşamalı. Kur’an’ın tavsiyelerine, öğütlerine kulak vererek yaşamalı.


0 Yorum - Yorum Yaz


Merve Aslanhan 18070032 İLH-205 B Tefsir II

Teori: Cennetimsi bir hayat yaşamalı. Kendisine ahlaki bir yol çizmeli. Aksi takdirde insan kişilik problemleri yaşar. Edepli bir yaşayış olmalıdır. İlahi-uhrevi sese kulak vererek yaşamaktır. Çünkü böyle yaşayan haddini bilendir. Haddini bilmek kibri yok eder. Çünkü dinden kaynaklanan ahlakın temelinde edep vardır. Kur’an’la hayata anlam vermelidir. Din-ibadet-hayat bütünlüğü ile yaşamalı, hayatın anlamını keşif süreçlerinde iç-dış ve ahiret-dünya dengesi ve düzenini gözetmelidir.

Pratik: hayatta nasıl yaşamalıyımızın cevabı iyi bir insan şeklinde. Ben hatamı kabul ediyorsam birinin hakkına girdiğimde vicdan yapıyorsam bilincim sayesinde çünkü iyiliği biliyorum doğruyu biliyorum. Okuyoruz, anlıyoruz, düşünüyoruz ve yaşıyoruz.

 


0 Yorum - Yorum Yaz
Ders Malzemeleri
Lütfen Kopyalamayınız!
2021-2022 Arşivi
2020-2021 Arşivi
2019-2020 Arşivi
2018-2019 Arşivi
2017-2018 Arşivi
2016-2017 Arşivi
2015-2016 Arşivi
2014-2015 Arşivi
2013-2014 Arşivi