MAKALELERİ KAZANIMLA İLİŞKİLENDİRME
Kazanım:Dini ifadeleri, güblük hayatta doğru ve yerinde kullanır.
Kazanımı ders planı haline getirirken “Sunuş” adlı bölümde geçen aşağıdaki maddelerden yaptığım
açıklamalar şeklinde yararlandım.
·
Din öğretiminde, belletici ve baskı altına alıcı
bir yaklaşımı değil; konuları çözümleyici ve yorumlayıcı bir yaklaşımı
benimseriz. Dini ifadelerin öğretiminde öğrencileri bu ifadeleri kullanmaları
için baskı altında bırakmadım. Sadece kullanmalarının gerekli olduğuna
değindim.
·
Din öğretiminde dinin bütünleştirici, huzur
verici ve barışı sağlayıcı gücünü ortaya çıkarmaya çalışırız. Dini ifadelerin
kullanımı (özellikle selamlaşma) insanlarla iletişim kurmamızı kolaylaştıracak
ve insanları bütünleştiren, barışı sağlayan yönlerinin olduğuna değindim.
·
Din öğretiminde şekilcilik ve sloganları değil;
ahlakî öğretilerin felsefesini önemseriz. Dini ifadelerin kullanımı bizi toplum
içerisinde ahlaklı olduğumuzun göstergesi olduğu için ahlaki boyutuna da
değindim.
·
Din öğretiminde kavram kargaşası ve kavram
belirsizliğini giderecek bilimsel çalışmalar üretiriz. (s: 2) Dini ifadeler
kavramlardan oluşmaktadır. Kavram yanılgılarını/kargaşasını engellemek için kavramların
tanımlarını ‘İslam Ansiklopedisi’nden aldım. Çocukların bilişsel düzeyine ve ön
bilgilerine uygun olarak tanımları sundum.
“Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Derslerinde
Kavram Haritalarının Kullanımı” adlı makaleden esinlenerek kazanımıma
yönelik selamlaşma türlerini, örneklerini öğretim içerisinde kavram haritasıyla
sunmayı düşündüm. Kavram haritasını öğretim içerisinde düşünmemin nedeni ise farklı
selamlaşma şekilleri nedeniyle öğrencinin aklı karışabilir. Hem akıl
karışlığını önlemek hem de bilgiyi düzenli olarak sunmasından dolayı kavram
haritasını kullanmayı düşündüm. Bu kavram haritasını düzenlenmiş haliyle
göndereceğim slaytta görebilirsiniz.
“Din Öğretiminde Yeni Yaklaşımlar” adlı açılış dersine ulaşamadım.
“Kur’an’a Ait Değerler ve Dayanakları” adlı kitap bölümünden dini
ifadeleri tanımlarken ve örneklendirirken yararlandım. Aşağıda da kavramları
tanımlarken yararlandığım kısımları görmektesiniz.
[Allah’ın insanlara
olan sevgisini ve şefkatini Kur’an; “er-Rahman”, “er-Rahîm” ve “Vedûd” sıfat
isimleriyle ifade eder. Her olumlu işe başlarken bu iki sıfat ismin geçtiği
“Besmele” ile başlamak bizim de Allah’ın sıfatlarıyla donanarak sevgi temelli
bir dünya kurmaya karar vermemiz demektir (s: 2).] Besmele kavramını açıklarken
buradan yararlandım.
[“Allah, sevgisinin bir yansıması olarak bizlere kendi
katından kitaplar göndermiş ki, insanlar yanlış yapıp da yanlışta ısrarlı
olmasınlar. Kitapları kendi hayatında uygulamak suretiyle insanlara model
olsunlar diye yine sevgisinin bir karşılığı olarak peygamber göndermiştir (s:
2).”
“İnsanı “insanlık” konumundan düşüren bu şeyler; kötü
tutkular, kötü arkadaşlar, her türden günahlar, şeytan, kötü çevre ve
cehalettir. Tüm bunlara karşı nasıl bir donanımla karşı koymamızın gerekleri de
kutsal kitabımızda bizlere açıklanmaktadır.
İnsan, kendini ayrıcalıklı hâle getiren temel
özelliklerinden biri olan akıl sayesinde kötülüklere karşı direnir (s: 3).”
“Peygamberimiz, savaş zamanlarında bile bitkilere zarar
vermemeyi, ağaçları kesmemeyi öğütlemiştir. Hayvanlara karşı da aynı hassasiyeti
gösteren Hz. Muhammed, onlara güçlerinin üzerinde yük vurmayı yasaklamıştır.
Hatta kedisinin yemeğini, suyunu vaktinde vermeyen bir kadının ahirette kötü
bir sonla karşılaşacağını o söylemiştir. Ayrıca, ahlâki davranışlarında
bozukluk olan bir kişinin, bir köpeğe susuzluk anında su verip, ihtiyacını
karşıladığı için Allah’ın affını elde ettiğini de yine o anlatmıştır (s: 7).”]
sevap ve günah kavramlarına yer verirken ve örneklendirirken bu paragraflardan
yararlandım.
[Kendisinden bağışlanma dileyenleri bağışlaması, kendine
karşı en büyük suçu işleyenleri bile anında cezalandırmaması Allah sevgisinin
kula yansımasıdır (s: 2).
Kur’an’a göre hatalı davranmak, günah işlemek dünyanın sonu
değildir. Önemli olan önce hatalı davrandığımızın farkında olmamızdır. Bu
farkında oluştan sonra hatamızda ısrarlı olmayıp iyi ve doğru davranışlara
yönelmemiz gerekir. r. Özellikle Kur’an’a göre hoş karşılanmayan ve günah kabul
edilen eylemlerde bulunduğumuzda ilk çabamız, işlediğimiz hatayı Yüce Allah’a
itiraf etmek olmalıdır. Bunun için ondan özür dilemek, af dilemek gerekir.
Hemen ardından bir daha suç işlememe niyetiyle ona söz vermek, yani tövbe etmek
lâzımdır (s: 5).] Estağfirullah sözcüğünü tanımlarken yararlandım.
[Bu sayısız nimet karşılığında bunları karşılıksız olarak
bize veren Yüce Yaratıcıya şükretmek insana yaraşan bir davranıştır. Çünkü
bağışlanan nimetlere teşekkür etmek, güzelliklerin artmasının da sebebidir
(s:6).] Şükretmenin önemine değinirken yararlandım.
Bilginin Bütünlüğü ve
Disiplinler Arası İlişki
Selim Şener 18040309 AÜ EBF Sınıf Öğretmenliği
Bölümü 18040309
Kazanım:4.1.2.
Disiplinler arası ilişki ve Bilginin Bütünlüğü
Verilen yazıtlardan yola çıkarak ilk önce şunları
belirtmek isterim: Doğan, R& Altaş, N. (2004).Ancak dünyadaki hızlı değişim
ve sürecinin özellikle bilim ve teknolojideki gelişmeler farklı inanç ve
kültürdeki bireyleri eskisine göre daha çok yakınlaştırılması ve bir etkileşime
sokması din öğretiminde geleneksel olarak sürdürülen mezhep merkezli anlayışla
birlikte, mezhepler üstü, fenomonolojik, kültürler arası, mezhepler arası, çok
kültürlü vb. yeni modeller ortaya oyulmasına neden olmuştur. Burada anlatılmak
istenen ve benim anlatmak istediğim şey şudur: Bilgiler modüler olarak sadece
kendi içinde özerk değildir. Yani bilgi dönemsel olarak değiştiğinde bile başka
branşları etkilemektedir. Burada yine yapmak istediğim çıkarım bilginin
güncellenirken diğer branşları da esas almaktır. Makalemizde bilginin bütünlüğü
ilkesince esas almamız gereken bir başka anlatım ise şurasıdır: Doğan, R&
Altaş, N. (2004).Program geliştirme süreci boyunca, her zaman bilimsel bilgi ön
planda tutulmuştur. Özellikle dinsezlil bilginin düzeninde Kuran merkezli yaklaşım esas alınmıştır. Diğer
dinlere ilişkin konularda ise, dinlerle ilgili bilimsel bilgiler aranmıştır. Yine
bu verilmek istenilen ve benim anlatmak istediğim şey bilgiler programlanırken
bilimsel bilginin esas alındığıdır ve bu da bilginin disiplinler arası ilkesine girer. Diğer taraftan Makalelerde her
iki madde için geçen husus şurasıdır: Doğan, R& Altaş, N. (2004).Ankara modeli
kapsamında hazırlanan öğretim programları, program anlayışı bakımından bir
çerçeve programdır. Ancak esneklik boyutu daha ağırlıdır. Bunun anlamı şudur: Yeni
programlara dersler için bir çerçeve çizilmiştir. Ancak, bu çerçeve içerisinde
esneklik mevcuttur. Yani burada da bilginin bütünlüğü ve disiplinler arası
ilişki göze çarpmaktadır.
Öğretim teknik
ve yöntemi olarak Öğrencilere bahsedilen bilgi bütünlüğü ve Disiplinler arası
ilişki ilkeleri gözetilerek ve Çocuk edebiyatı kurallarıyla birlikte Kazanım 4.1.2.
Tekbir ve Salavatı okur Kazanımı 5e modeli ya da başka bir öğretim yöntemi
modeliyle birlikte sunulabilir. Yani çocuğa verilmek istenen kazanım Allah’u
Ekber (Allah En Büyüktür.) Fakat bu kelimenin Tanrıya karşı bir sevgi ifadesi
olarak anlatılabilir. Daha sonrasında ise Salavat Kavramının ise Peygambere
olan bir sevgi olduğundan bahsedilebilir. Önemli olan şey çocuğun kafasındaki
kalıcılığı arttırmaktır.
SÖ İsmail Ateş 18040248
Makalelerin
Sunum İle İlişkilendirilmesi
Kazanım:
4.2.1. İslam’ın inanç esaslarını sıralar.
“Değişim
ve gelişim ihtiyacı din öğretiminde “Ne öğretelim?” sorusuyla başlamakta Nasıl
ve niçin öğretelim? sorularına uzanmakta ve öğretme-öğrenme süreçlerinin hemen
hemen her aşamasında kendini hissettirmektedir.”
İslamın inanç esasları kazanımını; konu içeriğine
riayet ettikten sonra öğrencilere; “Niçin öğretelim?” Sorusuna cevap arayarak
bu kazanımın günlük hayatımızdaki yeri ve önemini, üzerinde durulması gereken ne
kadar ehemmiyetli ve elzem ilkeler olduğunu ve hayatımızı onun üzerinden dizayn
ederek oluşturduğumuzu deklare ederek öğrencilere konunun gerekliliğinden
bahsetmeye çalıştım.“ Nasıl öğretelim?” Sorusunu da çeşitli öğretim- yöntem
tekniklerini de kullanarak konuyu bütüncül bir bakış açısıyla yansıtmaya
çalıştım.
“Öğretimde
muhteva, yöntem, hedef ve öğrenci bir bütündür. Öğretmen, dersin sonunda
ulaşılacak öğrenme düzeyini bilmiyorsa onu gerçekleştirecek bir yöntem
belirleyemeyecektir.”
Bu alıntıdan hareketle sunumun işleyişi;
öğrencilerin önce hedefler doğrultusunda hazırbulunuşluk seviyeleri temel alınmış,
ardından konunun içeriğine bağlı olarak öğretim- yöntem ve teknikleri ele
alınmıştır.
“Kavram
haritaları, çalışmada kolayca odaklanılabilen kavramların görsel imajını temin
ederler. Gerekli herhangi bir zamanda kolayca gözden geçirilebilirler. Bu
yönüyle de öğrenilenleri daha sonra hatırlamada ve gözden geçirmede yardımcı olurlar.”
Sunumu olabildiğince görsellerle ilişki kurmaya ve
öğrencilerin verilen görselleri konuyla ilişkilendirip daha iyi özümsemelerini
ve bunun neticesinde daha kalıcı öğrenmeler gerçekleştirmelerini sağlamaya
çalıştım.
“Bilgiye
ulaşabilen, karşılaştığı verileri anlamlandırabilen, bilgiyi örgütleyebilen,
bunların sorunların çözümünde kullanabilen, problem çözme becerileri geişimlil
bireyler yetiştirmek bir ihtiyaç hâline gelmiştir. Zira artık bilgiyi sadece
hafızaya aynen almak ve bilgi depoları hâline gelmek, hayatı kolaylaştırmaktadır.”
Ezber ve kuru bilgilere yer vermemeye azami ölçüde
dikkat etmeye çalıştım. Bunun yanında öğrencilerin bilgiyi günlük hayatında karşılaşabileceği
ve uygulayabileceği şekilde sunum oluşturulmuştur.
“İki
boyutlu görsel araç-gereçler öğretimde kullanılarak, bireyin öğrenmeleri arasındaki
değişik bağlantıları kurması sağlanabilir; bilgileri örgütlemesi ve böylece
uzun süreli hafızada depolaması kolaylaştırılabilir. Böylece bireyin bilgiyi
örgütlemesine ve anlamlandırmasına yardımcı olunabilir. Bu sayede ezber öğrenmeden
ziyade anlamlı öğrenmeler gerçekleştirilebilir. Ayrıca kullanılan iki boyutlu
görsel araçlar aracılığıyla bireyin üst düzey öğrenme hedeflerini
gerçekleştirilmesi sağlanabilir.”
Sunumun başlangıcından itibaren iki boyutlu görselleri
kullanmaya ve konunun bütünlüğünü bozmayacak bir biçimde uygun yerlerde vermeye
çalıştım. Örneğin öğrencileri derse dikkat çekmek adına bir soru sorduğum
zaman; iki boyutlu görseli de vererek soruyu hem daha iyi anlamasını hem de zihninde
canlandırmasına yöneltmeye çalışarak soruyu daha iyi idrak etmesini sağlamaya
çalıştım.